Bakanlık, Türkiye'nin Filistin halkına verdiği desteğin siyasi saiklerle sorgulanmasını ve kamuoyunun yanlış yönlendirilmesini hedefleyen girişimleri reddettiklerini ifade etti.

Açıklamada, Türkiye’nin Filistin konusunda bağımsız bir politika izlediği, hukuktan ve adaletten yana tavır aldığı vurgulandı. İsrail’in Gazze’deki saldırılarına karşı uluslararası alanda en güçlü tepkilerden birini Türkiye’nin verdiği belirtilirken, İsrailli siyasetçilerin Türkiye’yi sık sık hedef almasının da bu politikanın doğruluğunun bir göstergesi olduğu ifade edildi.

Bakanlık açıklamasında, İsrail ile ticaretin 2024 yılı Mayıs ayında tamamen durdurulduğu, bu tarihten itibaren iki ülke arasında herhangi bir ihracat ya da ithalat işlemi yapılmadığı bilgisine yer verildi. Uygulanan bu karar sırasında, Filistinlilerin mağduriyet yaşamaması için gerekli önlemlerin de dikkatle hayata geçirildiği vurgulandı.

Türkiye’nin, İsrail’e yönelik askeri amaçlı satışların engellenmesi yönünde ulusal düzeyde her türlü tedbiri aldığı ifade edilen açıklamada, Birleşmiş Milletler nezdinde 52 ülkenin desteğiyle yürütülen silah transferinin durdurulması girişimine de Türkiye’nin öncülük ettiği belirtildi.

İsrail’in uluslararası sularda müdahalede bulunduğu "Madleen" isimli geminin durumunun başından itibaren takip edildiği, gemide bulunan vatandaşların serbest bırakılması için gerekli tüm diplomatik adımların atıldığı açıklandı.

Türkiye’nin, Gazze’deki Filistinlilerin yerlerinden edilmesine karşı net bir tutum sergilediği ifade edilerek, Arap Ligi ve İslam İşbirliği Teşkilatı’nın Gazze’nin yeniden imarına ilişkin planına destek verildiği aktarıldı.

Türkiye’nin, Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) İsrail aleyhine açılan soykırım davasına müdahil olan 13 ülkeden biri olduğu belirtilen açıklamada, UAD’de devam eden iki istişari görüş sürecine de katkı sağlandığı kaydedildi. Ayrıca Ayşenur Ezgi Eygi ve Rümeysa Öztürk hakkında da gerekli hukuki, konsüler ve siyasi desteğin en başından beri verildiği bildirildi.

Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, “Türkiye, Filistin davasını uluslararası hukuk ve insan hakları ilkeleri çerçevesinde desteklemeyi sürdürecektir. Hiçbir karalama kampanyası bu adalet mücadelesini gölgeleyemez” ifadelerine yer verildi.